Bırakın kripto para yatırımını, paranızı bağlayarak karşılık beklediğiniz hızlı tüketim ürünlerini alırken bile birçok detaya bakmıyor musunuz? Mesela:
O zaman bir yatırım yaparken alacağınız varlıklar, aldığınız yumurtaların bozuk olmasından çok daha büyük riskler barındırırken yeteri kadar bilgi toplamamak pek akıllıca bir davranış olmayabilir. Bu noktada temel analiz nedir, temel analiz nasıl yapılır gibi önemli sorular gündeme gelir.
Kripto para temel analiz nasıl yapılır sorusuna cevap aradığımız bu makale, özellikle kripto para ve ticaretiyle yeni ilgilenmeye başlayan okuyucularımız için bir “Kripto 101” giriş dersi niteliğinde olacaktır.
Bu bağlamda her kripto yatırımcısının farklı sermaye ve stratejilerle hareket ettiğini ve bahsi geçen analizlerin tamamıyla yatırımcı insiyatifi ve hedefleriyle uyumlu olması gerekliliği unutulmamalıdır.
İçindekiler
Temel analiz (Fundemental Analysis) ve teknik analiz (Technical Analysis) gibi yöntemler, analize tabi tutacağınız; parametreleri ve kripto paraların doğasını anlamadan doğru biçimde yapılması pek mümkün olmayan hesaplamalar ve varsayımlar bütünüdür.
Öncelikle piyasada alım satım bile yapmayan kişilerin de sürekli bahsettiği yüksek volatilite yani oynaklık derinliği iyi anlaşılmalıdır. Kripto para fiyatları sabit ve durağan dönemler geçirse bile özellikle ayı piyasası ya da boğa piyasası gibi koşullarda yaşadıkları büyük dalgalanmalar ile meşhurdurlar.
İşte bu durum temel becerilerin edinilmesini ve meseleye stratejik / analitik yaklaşımı zorunlu hale getirmektedir. Belirlenen stratejiler doğrultusunda teknik ve temel analizlerden faydalanmak oldukça emek ve zaman isteyen bir uğraşıdır.
Bu doğrultuda bazı teknik göstergeler popülerlik kazanmıştır. Bu teknik gösterler şu üç araç gibi teknik yaklaşımlarla öngörüde bulunmak için kullanılır:
Ancak bütün bunlardan önce teknik ve temel analiz uygulayacağımız kripto para biriminin daha temel parametlerine hâkim olmak zaman kaybetmemizi önler.
Temel analiz İngilizce karşılığı olan “Fundementals Analysis” kelimelerinin kısaltmasıyla da kullanılmaktadır (FA). Böylece kısaltması TA olan teknik analiz kavramından da ayrılmaktadır.
Bu başlık altında kripto para temel analizlerinize başlamadan önce kaçınmanız gereken yanlışlıklardan ve hatalardan alt başlıklar halinde bahsedeceğiz.
Kripto piyasaları henüz aktif hale gelmemişken bugünkü tecrübeli yatırımcıların birçoğu dünyanın dört bir yanından şirketlerin hisse sattığı borsalarda işlem yapmaktaydı.
Bu nostaljik görünen gerçek aslında henüz on beş yıl önce değişmeye başladı. Haliyle tarihin getirdiği süreklilik yatırımcı hareketlerine de yansımıştır. Ancak kripto yatırımcılarının bu noktada başarılı olabilmek için geleneksel borsa şirketi incelemelerinden ayrışması gereklidir.
Geleneksel borsalarda şirket incelemeleri yapılırken kripto paralarda projenin değeri, teknolojisi ve ekibi gibi detaylar önem kazanmaktadır. Bir kripto parayı, borsada hissesi satılan bir şirketmiş gibi incelemek doğası gereği yanlış yatırımla sonuçlanacaktır.
Her şeyden önce birçok değerli kripto paranın anonim olduğu bilinirken, şirketlerde böyle bir durumla karşılaşamayacağını bilmek bile bu hatayı anlamsız kılar.
Normal şartlar altında bir şirketi incelerken bile onun sosyal medya hesaplarının ciddiye alınmadığı bilinirken birçok yeni kripto para yatırımcısı ilgilendikleri coin ve tokenlerin önce twitter hesabını kontrol etmektedir.
Elbette kripto paraların sosyal medya hesapları takip ederek, oralardan duyurulan etkinlikler veya geliştirmeleri anında öğrenmek çok yararlı olabilir. Ancak bir kripto paranın temel analizinde onun takipçi sayısı güvenilmez bir parametredir.
Sahte hesaplar yaratmak veya takipçi satın almak gibi birçok hilenin bulunduğu bu mecralara bir ilüzyon misali gözü kapalı inanmak sizi kripto yatırımlarınızda hata yapmaya götürebilir.
Kripto para temel analizinde yapılması olası en büyük hatalardan birisi de sadece tek bir ölçüt kullanarak bir kripto coine yatırım yapmaktır.
Örneğin bir blok zincir kayıf defterinin açık kaynak kodlu olmasından kaynaklı biçimde o blok zincir üzerindeki aktif hesap sayılarını görebiliriz. Bu sayıların hızlıca yükselmesi o kripto paranın yükseleceği yanılgısı üretebilir.
Çünkü sadece birkaç kişiden oluşan bir ekip her defasında o blokzincir üzerinden hep yenisini açtıkları cüzdanlara kendi paralarını devir daim ederek spekülasyon yapabilir. Haliyle böyle bir aktif adres sayısı ölçütünü, hacim ve benzeri diğer ölçütler olmadan pozitif yorumlamak kripto analizinde hata yapmanıza yol açabilir.
Kripto para temel analizi nasıl yapılır? Sorusuna verilebilecek birçok özgün cevap ortaya çıkacaktır. Ancak bu başlık altında öznellikten arındırılmış temel hatlar aktarılmaya çalışılacaktır.
Bir metanın, değerin ya da şirketin "asıl değerini" tespit edebilmek için kullanılan analitik fikirsel merceğe genel bağlamda temel analiz (FA) denilmektedir.
Temel analiz bir cümleyle: Hem bir yatırım aracı hem de bir varlık olarak ele alınan kripto paralar konusunda ulaşılabilen verilerin yakın mercek altına alınması demektir.
Bu noktada grafik okuma becerisi ve istatistik bilgilere ihtiyaç duyulmadan kolayca bir temel analiz yapabileceğeniz verilerden bahsediyoruz. Ancak:
• Bu veriler nereden bulunur?
• Güvenilir olup olmadıkları nasıl anlaşılır?
• Hangi bilgi hangi durumlara yorulmalıdır?
• Veriler bütüncül olarak nasıl değerlendirilir?
Gibi sorular yine de eğitim almamış yeni yatırımcılar için cevaplaması, halletmesi kolay meseleler değildir.
Temel analiz çabasının ana gayesi, sürüsüyle iç ve dış faktörü birlikte ele alarak bir şirket ya da kıymetli varlığın o anki değerini pozisyonel olarak yorumlamaktır.
Pozisyonel olarak yorumlamak demek aslında o varlığın o anki değerinin olması gerekenden düşük mü yoksa yüksek mi olduğunu ön görmek demektir.
Bir diğer teknik analiz amacı ise ilk amaç doğrultusunda değerin olması gerektiği fiyata doğru ne zaman harekete geçeceğidir. Bu varlık kripto para da olsa şirket hissesi de farketmeksizin öngörülen fiyata göre yatırımcılar stratejik alım ve satımlar yapabilir.
Temel analiz kripto paralarda çeşitli özellikler barındıran bir analitik yöntemdir. Öncesinde kısaca değindiğimiz gibi borsada işlem gören şirketler farklı değerler üzerinden ele alınabilir. Peki kripto temel analizi için hangi verilere bakılmalıdır?
Bu verileri listelemeden önce bu bilgilerin hiç birisinin tek başına bir anlam ifade etmediğini ve bazen yanıltıcı olabildiklerini unutmamak en önemli ilke olmalıdır.
Bütün veriler hepsi doğruluğundan emin olunduğunda bile bir coin ya da tokenin fiyatının düşeceği mi yükseleceği mi konusunda doğru tahminde bulunduramaz. Ancak bir yatırımcıya neyle uğraştığına dair bir içgörü sağlar. İçgörü ise öngörünün öncülüdür.
Yukarıda yaptığımız sıralama çok daha uzatılabilir olmakla birlikte bunları üç ana başlık altında incelemek meseleyi daha anlaşılır kılacaktır.
Bir kripto para yatırıcımsı en önemlisi blockchain teknolojine aşina olmalıdır. Yatırım yaptığı token ve coinlerin blok zincir teknolojisi üzerinden üretilen değerler olduğunun farkında olan bir yatırımcı o kripto paranın blok zincir ağ parametlerini doğru yorumlayabilir.
Bunun için blok zincir ağı açık kaynak kodludur ve tercih edilen blok zincir ağı bünyesinde bir düğüm (node) çalıştırmak bütün verileri bize sunar. Lakin bu eylem meseleye finansal yaklaşan yatırımcılar için özellikle bireysel boyutta masraflı ve uzun süren bir süreçtir.
Bu nedenle bu verileri coinmarketcap başta olmak üzere birçok yatırım platformunun web sitelerinden edinmek (güvenilir olmak kaydıyla) çok daha kısa sürecektir. Gelin bu verilere baktığınızda nelere dikkat etmeniz gerektiğine birlikte bakalım.
İşlem Sayıları
Kripto temel analizinin blok zincir ölçütleri başında bu ağlar içinde yapılan işlemlerin sayıları kıymetli bir parametredir.
Spesifik dönem aralıklarında bir işlem sayı grafiği üzerinden işlem sayılarının hareketli ortalamaları zincir içinde etkinliğin artıp artmayacağı konusunda fikir verebilmektedir.
Bir de aynı odakların sürekli farklı adresler edinerek kendi aralarında spekülasyonla işlem sayılarını arttırmış olma olasılığı her zaman göz önünde tutulmalıdır.
İşlem Hacmi
Bu ölçüt bazı kaynaklarda “işlem değeri” olarak da ele alınmaktadır. Ancak asla işlem sayısıyla karıştırılmamalıdır. Çünkü işlem değeri (hacmi) aslında o projenin günlük olarak içerdiği işlemlerin toplam hacmine işaret eder.
Bu doğrultuda belirlenen kripto paranın belirlenen dönem aralığında ne kadar çok nakitsel dönüşüm yaşadığı öğrenilir.
Mesela bir XYZ coin aynı gün içinde her biri 1000 TL değerinde toplam beş kere işlem gördüyse günlük işlem hacmi 5.000 TL’dir. TL gibi itibari para birimleri (USD, EURO) yanısıra BTC ve ETH gibi en büyük hacimli kripto paralar da işlem hacmi ölçülebilir.
Aktif Adres Sayısı
Bir blok zincir ağı en çok merkeziyetsiz ve açık kaynak kodlu olmasıyla övünür. Herhangi bir otoritenin olmadığı ve takibe açık bir blok zincir üzerinden böylece kaç farklı aktif cüzdan adresinin belirnen kripto para birimini bulundurduğu ve transfer ettiği görünebilmektedir.
Bu ölçüt belirli sayıda gün, hafta ya da ay şeklinde zaman aralıklarının belirlenmesi üzere her bir işlemin hem satıcısını hem de alıcısını kayıt altına alarak yorumlama üzerine faydalı olmaktadır.
Bu noktada işlem sayısı gibi aktif adres sayılarının da spekülasyona uğratılabileceğini belirtmekte fayda var.
İşlem Ücretleri
Olası biçimde kimi kripto paralar adına “işlem ücreti” ölçütü çok daha işlevsel olabilmektedir.
Bunun nedeni blok üretimi, talepler ve arz konularında bilgiler içermesinden kaynaklıdır
Blok zincir ağı içerisindeki kullanıcılar, kendi işlemlerinin hızlı bir biçimde bloka eklenmesi için birbirleriyle rekabet ederek daha yüksek tekliflerle daha hızlı işlemler yapmaya çalışırlar. Haliyle madencilik masraflarıyla iç içe bir parametreden söz etmekteyiz.
Madencilik masrafı giderek yükselme trendinde iken blok işlem ücretleri zamanla düşerse işlem ücretlerinin artması elzem bir konudur. Karşı durumda madenciler zarar eder ve ağdan ayrılmaya başlar. Blok zincirin güvenliği hasar alacağı için bu asla istenilmeyen bir senaryodur.
Bu nedenle düşüş gösteren işlem ücretleri iyiye işaret olmayabilir.
Stake Toplamı ve Hash Tutarları
Blok zincir teknolojisiyle oluşturulmuş her ağ, artık kendi sistemleri üzerinden birçok konsensus (mutabakat) algoritması kullanmaktadır.
Bu algoritmalar genellikle blok zincir ağı güvenliğini doğrudan ilgilendirdikleri için, algoritmik mutabakatlar hakkındaki bilgiler de temel analiz için anahtar roller oynar.
Bu roller doğrultusunda iki önemli ölçüt kavram bulunmaktadır: Hash ve Stake
Hash Oranı
Bunlardan ilki olan hash oranı, “İş İspatı” olarak çevirebileceğimiz Proof of Work (PoW) tercih edilen kripto paralarda ağın güvenliğine ve sağlamlığına dair ipuçları ve nüveler içerir. Bahsi geçen hash oranı yüksekliğinin fazla olması bir %51 saldırısı olması olasılığını oldukça zorlu kılar.
Ancak hash oranının giderek yükselmesi, olası düşük maliyetler ve yüksek getiri sebeplerinden madenciliğe yönelik taleplerin arttığını da gösterebilir. Tam karşıtı olan hash oranının düşmesi ise ağın güvenliğini sağlamanın artık yeteri kadar karlı olmamasını ve bundan ötürü madencilerin ağ dışına kaçtığına işaret eder.
Bir blok zincir ağına dair madencilik kazançlarını etkileyen faktörler arasında kripto paranın güncel fiyatı, işlem sayısı ve ödenen işlem bedelleri yer alır. Bu noktada kazıma işlemini direkt etkilyen elektrik, işlemci gücü gibi maliyetler de unutulmamalıdır.
Staking (Stake)
İkinci konseptimiz PoW yerine “hisse ispatı” olarak çevirebileceğimiz Proof of Stake (PoS) algoritması kullanılan diğer bir algoritma eylemidir.
Bu noktada “iş ispatı” (PoW) algoritmasındaki serbest piyasa koşullarıyla bağlantılı olan Game Theory (oyun teorisi) farklı bir mekanizma üzerinden işlerlik kazanır.
Temel düşünce, blok doğrulamaya katılım göstermek adına kullanıcıların kendi kripto birikimlerini stake etmesidir.
Bu proje ve onun ürünü olan kripto paraya olan talebi aşağı yukarı anlayabilmek adına spesifik zaman aralarında stake edilen tutar üzerinden bilgi edinmemizi sağlar.
Bir kripto paranın anlık olarak nasıl işlem gördüğü, eski tarihlerde nasıl işlem gördüğü, likiditesi ve benzeri veriler FA içindeki finansal parametreleri oluşturmaktadır.
Lakin finansal ölçütler yalnızca işlem bilgilerinin (daha çok rakamsal grafikleri) analizlerini kapsamaz. Ek olarak kripto paraların proje protokollerinde yer alan tokenomi (token ekonomisi) ve teşvikler de önemli finansal ölçütlerdir.
Bir kripto para temel analizi için finans alanındaki ölçütleri üç başlık altında toplayabilir.
Piyasa Değeri
Bir kripto varlığın “ağ değeri” olarak da bilinen “piyasa değeri” bu coin ve tokenin dolaşıma sokulmuş arz sayısı ve anlık fiyatının çarpımı olarak hesaplanmaktadır.
Piyasa değeri için ayrıca şunlar söylenebilir:
Bütünsel olarak bu bağlamda piyasa değeri, blok zincir ağlarının genişleme ve büyüme potansiyellerini ön görebilmek adına sıkça başvurulan bir değerdir. Çoğu kripto para ilgilisi, bu değerin düşük olduğu dijital paraların fiyatlarının yükselmesini, "piyasa değeri yüksek" kriptoların yükselmesinden daha olası görür.
Finansal ölçütler başlığının ikinci ana maddesi iki olgunun birlikte düşünülmesini gerektirir: Hacim ve likidite.
Likidite ve hacim birlikte ele alındığında büyük ve önemli bir finansman ölçütü olarak yorumlanabilir.
Likidite
Likidite, bir kriptonun ne kadar rahat ve hızlı biçimde satın alınabildiği veya kolayca satılabildiği konularını kapsamaktadır. Likit bir kripto parayı piyasa fiyatından satış yapabilmek zor değildir.
Birden çok satış isteği ve alış talebinin olduğu likit piyasalar da mevcuttur ve buralardaki alım-satım makas farkları oldukça düşük olur. Ancak likit niteliği bulunmayan bir piyasada kripto paralarımızı "adil" fiyatlardan satamama gibi problem ortaya çıkabilir.
Bu koşullar, işlem yürütmek isteyen alıcıların yokluğuna işaret eder ve yatırımcları iki alternatif yola sürükler: satış bedellerini azaltmak ya da likiditenin yükselmesini beklemek.
İşlem Hacmi
Bir sonraki kavramımız olan hacim ve işlem hacimi, likiditenin belirlenmesinde işe yarayan parametrelerin başında gelir.
Bu olgular birbirinden çeşitli yöntemlerle ölçülebilir ve spesifik zaman döngülerinde, ne kadar çok kripto paranın işlem gördüğünü gösterir.
Haliyle günlük, haftalık, aylık, yıllık olmak üzere grafikler üzerinden zamansal işlem hacimlerini görebilir (fiat para cinsinden) ve likidite öngörüsüyle piyasa stratejisi belirleyebiliriz.
Finansman ölçütlerinin son başlığını arz mekanizmaları, modelleri, sistemleri oluşturur. Özellikle bazı yatırımcılar bir coin ya da token kripto parasının ne şekilde arz edildiğiyle yakından ilgilenir. Arz nihayetinde fiyatı doğrudan ilgilendiren önemli bir veridir.
Örneğin BTC yatırımcıları hem yarılanma usulü madencilik hem kısıtlı arz (21 milyon) hem de giderek artan maliyetler üzerine kurulu arz mekanizmasını Stok-Akış (S2F) oranı gibi şemalarla incelemeyi popüler hale getirmiştir.
Üst arz limiti, dolaşıma sokulmuş arz ve enflasyon paritesi gibi olgular bağlamında arz mekanizmasının iyi yorumlanması doğrultusunda faydalı kararlar verilmesine olanak tanır.
Yukarıda finans ve blok zincir gibi temalarda kantitatif (nicel ve rakamsal) ölçütlere dikkat çektik.
Bu başlık altında ise daha çok yorumsamacı (kalitatif) bir niteliği olan temel analiz ölçütlerinden bahsedeceğiz.
Bu ölçütler yatırım yapmayı planladığımız kripto paranın ortaya çıktığı projeye dair verilerin gözlemlenmesi üzerine anlamlı görüler sunmaktadır.
Her blok zincir teknolojisi, Satoshi Nakamato’nun Bitcoin’i tanıttığı ve açıkladığı teknik doküman geleneğine bağlı kalmıştır. Bu teknolojilerin ürettikleri kripto paraların altında yatan teknik detaylar ve kullanım alanları bu whitepaper denilen makalelerden öğrenilir.
Projelerin whitepaperlar’ı genellikle kendi resmi sitelerinde de yayınlanmaktadır. Yetkin bir whitepaper projeye dair şu temel sorulara cevaplar sunar:
Bu dört temel çerçeveyi, teknik dokümanı okuduktan sonra forumlardaki tartışmalarla karşılaştırarak doğruluğundan emin olduğunu bir şekilde öğrenmek gerçekçi hedefler koymanız için elzemdir.
Bitcoin her ne kadar anonim olarak çıksa da günümüzde artık kripto geliştirmeleri kurucuları ve arkasındaki ekiplerle anılmaktadır.
Halen anonim olan bazı kripto paralar bulunsa da eğer bunların dışındaki coin ve tokenlere yatırım yapmak isterseniz; kurucu ortaklar ve projenin ekibindeki çalışanlar önemli faktörler olacaktır.
Bu kişilerin tecrübeleri, lokasyonları ve yetenekleri (uzmanlıkları) doğrudan projenin başarısını etkileyebileceği gibi bağlantılı olarak kripto paranın da fiyatına etki edebilir.
Bu noktada bir kurucusu ya da ekibi olduğu bilinmeyen projelerde de geliştirici topluluk ve madencilerin topluluğu önemli bilgiler sunabilir. Ağ içi yönetişimde kısa sürede birden çok çatallanma yapan bir blok zincir ağı çoğu yatırımcı için cazip olmayabilir.
Neredeyse her dijital para biriminin rakibi nihai olarak itibari (fiat) para birimleridir. Ancak böyle bir genelleme temel analiz içinde pek de ayakları yere basan bir vizyon geliştiremez. O halde kripto projelerinin kendi aralarındaki rekabete odaklanmak daha anlamlıdır.
Bu bağlamda daha önce birkaç taneden fazla proje yapılmış bir konu ve sektörde yeni çıkan bir kripto paranın çok güçlü rakipleri olacaktır. Bu aynı alanda farklı bir şey üretmenin zorluğu ve projenin büyüme potansiyelini etkileyebilir.
Öte yandan EOS coin örneğinde olduğu gibi güçlü bir rakipten daha hızlı işlem süreleri daha ucuz transfer maliyetleri sunan yeni bir dijital kripto birimi yatırım için daha uygun görülebilir. EOS coini yatırımcılar Ethereum (ETH)’a en yakın rakip olarak gördüğünde bu değer projenin temel analizi için olumlu algılanabilmektedir.
Proje ölçütleri arasında gözden kaçırılmaması gereken en önemli boyutlardan birisi de projenin kendi token ve coinlerin üzerinden oluşturabildiği tokenominin (token ekonomisinin) işlevselliği ve İlk Coin Arzı (ICO) etkinliğidir.
Token Ekonomisi
Bir proje her ne kadar bir tokeni çeşitli sorunlara çözüm olarak sunsa da bazı tokenlerin parmak bastığı hiçbir problem olmayabilir.
Bu durum tokenin gerçek kullanılabilirliğini araştırılması gereken değerli bir veri kılmaktadır. Proje kendi içindeki öz token alışverişlerinin yanı sıra yatırımcılara bu tokenin piyasa tarafından da kullanılabileceği vizyonunu sunamazsa güvenilirliği ve ilgiyi kaybetme riskiyle karşı karşıya kalabilir.
İlk Coin Arzı (ICO)
En az tokenomi kadar ilk fonlanma etkinliği olan ICO’lar da önemli faktörlerdendir. İlk arzın dağıtımını içeren bu etkinlikler, ICO, IEO ya da madencilikle coin kazancı formatlarında olabilir.
Proje ilk arz dağımıtını hangi formatta planlarsa planlansın projeye dair bir ölçüt oluşturur.
Standart bir ICO etkinliği, kurucu ortaklara ve proje takımına ayrılan payların ve ne kadarının yatırımcılara dağıtalacağı gibi konuları teknik dokümanda belirtme mecburiyeti doğurur.
IEO tarzı bir etkinlikte ise kripto para üreticisinin ön madencilik yapıp yapmadığına (proje duyurulmadan önce ağda madencilik yapılması) yönelik kanıtlar aranmalıdır.
Coin ve tokenlerde dağıtım formülleri mevcut riskler konusunda düşünce sağlamamızı olanaklı kılar. Misal olarak üretilen arzın çoğunluğu sadece birkaç kişiye ait ise, bu kişi ve kurumların fiyatları ve piyasayı spekülasyon yoluyla etkilemesinin önünü açar.
Bu noktaya kadar ölçütlerin hem kantitatif hem de kalitatif olanlarını başlıklar altında inceledik. Burada artık temel analizin bir diğer öğesi olan indikatörlere (göstergelere) değineceğiz.
İndikatörler genellikle birkaç farklı ölçütün bir araya getirildiği daha kapsamlı analiz araçlarıdır. Bir indikatör, ölçütler arası ilişkileri ve etkileşimi analiz etmeyi rahatlatan genellikle istatistiksel formüller üzerine inşa edilen bir konsepttir.
Yine de bazı kaynaklar ölçütlerin ve göstergelerin ortak noktalara ve özelliklere sahip olduğunu da belirtmekte yine aralarındaki farkların benzerliklerden doğal olarak çok olduğunu söylemektedir.
Kripto para çeşidi kadar çok olmasalar da birçok alternatif seçim ve birleştirme yapabileceğimiz ölçütler ve göstergeler vardır. Eğer yeni başlamış bir kripto yatırımcısı iseniz, ilk olarak en yaygın kullanılan gösterge ve ölçütlere bakmanız işinizi kolaylaştıracaktır.
Bu göstergelerin neler olduğuna geçmeden önce hatırlatmakta fayda var: Her bir gösterge ve ölçüt kripto paraların durumunun sadece bir kısmını ekrana yansıtır. Bir temel analizde ne kadar çok ve farklı gösterge kullanırsanız analiziniz o kadar başarılı olacaktır.
Gelin bu başlık altında kullanabileceğiniz en önemli iki göstergeye birer bakış atalım.
Ele alacağımız ilk gösterge market value ve real value şeklindeki iki kelime grubunun birbirine bölümüyle elde edilmektedir.
Kısacası bir kripto biriminin piyasa değerini (MV), gerçekleşmiş değer oranına (RV) bölersek ortaya çıkan değer bize projenin MVRV göstergesini ifade eder. Piyasa değeri, daha önceden de değindiğimiz gibi toplam kripto para arzının, anlık kripto fiyat bedeliyle çarpımıdır.
Ancak gerçekleşmiş değer oranı bu noktada kaybedilmiş pasif kripto paraların ayrıştırıldığı bir değerdir. Yani 2018 yılında 100 dolarlık XYZ Coin barındıran bir cüzdan eğer kilitli kaldıysa, sonrasında XYZ coin fiyatı üçe bile katlasa cüzdandaki coinlerin değeri yine 100 dolar olarak kabul edilir.
MVRV işlemlerinde Piyasa değeri gerçekleşmiş değerden çok daha fazla olan kripto paraların MVRV oranları 3,7 seviyesinin üstünde ise, yatırımcılar bu kripto paranın marjinal değerlendiğini ve kar satışları olabileceğini yorumlar.
Bu değer, kripto paranın şu anda aşırı yükseldiği anlamına gelir. Bunu 2014 (6 civarında bir MVRV) ve 2018'deki (yaklaşık 5'lik bir MRVR) iki büyük Bitcoin satış dalgasından önce görmek mümkündür. Eğer değer çok düşük ve 1'in altındaysa, piyasa eksik değerlenmiş durumdadır. Alım baskısı artarak fiyatı da yükselteceğinden, bu durum alım yapmak için iyi bir nokta olabilir.
Tam tersine eğer bu oran 1 seviyesinin de altındaysa, kripto paranın gerçek değerinin çok altında olduğu ve fiyatının artacağı beklentisi oluşur.
Bu gösterge çoğu kaynakta Stock to Flow Model olarak bilinir ve S2F kısaltmasıyla kullanılır. Bu göstergenin en çok işe yaradığı kripto paralar maksimum arz sınırı belirleyen birimlerdir.
S2F modellemesi bütün kripto paraları teker teker mücevharat niteliğiyle ele alır. Her coin ve token adeta bir altın, gümüş, elmas gibi ender ve sabit bir değerdir.
Bunun en önemli nedeni üretimin geçilemeyecek bir limiti olması koşuluyla, kripto varlıkların değer saklama araçları olmalarına uygun olmasıdır. Başka bir deyişle madencilikten kazanılan kazancın giderek düşmesi daha yüksek bir orana neden olur ve kripto paranın nadirliğini temsil ederek onu daha değerli kılar.
Stok akış göstergesi, dolaşıma sokulmuş arz miktarının küresel çapta her yıl üretilen kripto para miktarına bölümesiye elde edilmektedir.
Artık giriş mahiyetinde de olsa kripto para temel analizi için gerekli ölçüt ve göstergelerin ne olduklarını bildiğimize göre bu verileri bize araçsal olarak sunan bazı FA araçlarını sizlere tanıtabilir.
Böylece temel analiz için gerekli üçüncü sacayağı hakkında da bilgi sahibi olabilirsiniz.
Bu başlık altında analizlerde gösterge ve ölçütleri bulup yorumlarken işinize yarayacak üç temel analiz aracından bahsedeceğiz.
Glassnode Studio tıpkı bir ilkokul sınıf panosu gibi birçok blockchain projesine dair gösterge ve ölçütleri tek arayüzde kullanıcılara sunarak birçok zaman kaybını önleyen bir araçtır.
Tabi böylesine etkili bir araç, piyasadaki muadillerine paralel olarak abonelik sistemi ve ücretleriyle çalışmaktadır. Yine de giriş aşamasındaki amatör yatırımcılar için ücretsiz versiyonu da yeteri kadar işlevsel kullanılabilir.
Ayrıca TradingView dahili eklentisi sayesinde yatırımcılara bütün grafik araçları içeren bir uygulama daha sunar. Böylece birden çok analizi birleştirmek çocuk oyuncağı kadar kolay bir mekanizmayla mümkün olur.
Bir teknik araçlar platformu sunan TradingView ile ilgilenen okuyucular “Yatırımın Teknik Boyutu: TradingView” makalemizi gözden kaçırmamalılar.
Bir proje ve kripto varlığa dair bütün gösterge ve ölçütleri tek ekranda görmek bütüncül bir bakış inşasını kolaylaştırır.
Glassnode Studio hizmetlerinin en önemli avantajı; ölçüt, kategori ve alt kategorilerin sayısının aşırı derecede çokluğundan kaynaklanır. Dezavantajı ise Binance Akıllı Zincir üzerinden türetilen kriptoların bu platformda daha az yer almasıdır.
Baserank, birçok analizci, kullanıcı ve yatırımcı üzerinden toplanan bilgileri ve değerlendirmeleri toparlayan bir kripto araştırma platformudur.
Bu platformda yer alan her coin ve token, ortalama puan sistemleri birleştirilerek 0 ve 100 aralığında genel bir puanlamaya tabi tutulur.
Elbette abonelerine ayrıcalıklı hizmetler sunan platformun ücretsiz kullanıcılar için de ekip, kullanım alanları ve yatırım riski gibi değerleri içeren genel kapsamlı bir özet sunması onu oldukça işlevsel kılar.
Baserank adeta bir toplayıcı koleksiyonerdir ve tek el üzerinden kriptolar hakkında bilmek istediklerinizi toplar.
Bu temel analiz aracının ismiTürkçe’ye kripto ücretleri olarak çevrilebilir. Adıyla müstesna biçimde piyasalarda listelenen bütün ağların günlük ya da haftalık işlem ücretlerini gösteren bir içeriğe sahiptir.
Bu doğrultuda yüksek işlem ücretlerinin bir ağ için daha çok talep gördüğü anlamına geldiğini düşünürsek Cyrpto Fees bizim için bir gösterge türünü çok daha ulaşılabilir kılmaktadır.
Bu noktada unutulmaması gereken şey ise bazı blok zincir ürünlerinin özellikle işlem ücretini düşük tutma çabasıyla popüler hale geldiğidir.
Haliyle buradan göreceğiniz işlem ücretleri, ancak ve ancak projeye dair temel bilgileri bilmeniz ve teknik analiz sonuçlarınızın doğrulamasıyla bir fiyat sinyali olarak yorumlanabilir.
Cyrpto Fees güzel bir yardımcı araç olsa bile hiçbir şart, koşul ve zamanda, temel analiz için tek başına yeterli olamaz. En doğrusu hem bu aracın faydalarından yararlanmak hem de diğer ölçüt ve göstergeleri de temel analizimize dahil etmektir.